ARAPLARIN ATATÜRK’E SAYGISIZLIĞI

Arap diplomatlar ve devlet adamları neden Anıtkabir’e gitmezler? Bunun bir kaç sebebi var. Ama en önemli sebeb mutlaka hep akla gelmeyen olmuştur.
Bilindiği gibi Kur’an’ın 63’üncü süresi bu konu ile ilgilidir.
“Münafıkun Suresi”nde, iki yüzlülerden bahsedilir. Bunların kalplerinin mühürlü olduğu söylenir ve denir ki:
“Onları gördüğün zaman, cisimleri (kalıp ve kıyafetleri) hoşuna gider. Eğer (dünyalık söz) söylerlerse, sözlerini dinler (yaldızlı vaadlere kanar)sın. (Ama) sanki onlar (elbise giydirilip) yaslanan keresteler gibidir. Her (İslâm’a ait bir toplantı ve) seslenişi, (korkularından) kendi aleyhlerinde sanırlar, (İslâm’a ve müslümanlara) asıl düşman onlardır. Onlardan sakın(ın). Allah kahretsin onları! Nasıl da (hakikatten aldatılıp) döndürülüyorlar”.
Araplar Kur’an anlamına göre ve Atatürk’e düşman oldukları için Anıtkabir’de saygı duruşunda bulunmayı “İki yüzlülük”sayarlar.
Lakin, Hıristiyan ve resmi ideolojisi Marksizm olan ülkelerde saygı duruşunda bulunurlar. Peki neden “Münafıkun Süresi”ni aklına getirmez de Batı emperyalizmine karşı 20. yüzyılın ilk Ulusal Kurtuluş Savaşı’nı kazanan bu büyük komutan ve devrimcinin kabrini ziyaret etmemek için Kur’an-ı Kerim’den özür gerekçeleri arar?
Ve neden bu “Münafıkun Suresi” sabah akşam şeytan olarak lanetledikleri ABD’den gizli ve resmi yoldan silah alırken hiç anımsamaz da Atatürk’ün Anıtkabiri’nde birdenbire önlerine çıkıverir?
Asıl Münafık olan kendileridir.. Diplomatik kurallara görede saygısız ve Küstah!.
Diplomasi, karşılıklı saygı ilkesine dayanır.Bir devlete duyulacak saygı, o devletin kurucularına gösterilecek saygı ile başlar.
Bir yabancı ülkenin yöneticisine Atatürk’e saygı gösterilmesi zorunluluğunu anımsatacak olanlar Türkiye Cumhuriyeti’nin bugünkü yöneticileridir.
Diyeceksiniz ki onlarda aynı kafadalar, aynı düşünceleri besliyorlar.
O zaman bende diyeceğim ki;
Atatürk’ün kişiliği ve ilkeleri, Cumhuriyet kurulduğundan bu yana hiç bu kadar ağır yara almamıştır. Ve devam edeceğim; Atatürk’ü öldürmeyi amaçlayan suikast bile, bu kadar örgütlü, sinsi ve sistemli değildi.
Atatürk’ün 1920’li yıllarda yaptıklarına bir bakın; birde son yıllarda BİZLERİN YAPAMADIKLARINA!..
H.R.Özgenel

Yorumlar

Popüler Yayınlar