MUSTAFA KEMAL SAMSUN (I.Bölüm)



19 Mayıs 1919'dan önceki gelişmeler...
Mustafa Kemal'in istanbul'da bulunduğu sıradaki (13 Kasım-1918-16 Mayıs 1919) faaliyetleri henüz tam bir açıklığa kavuşmamış tır. Bugüne kadar ki yayınlar esas alınarak bir sonuça ulaşılmaya çalışıldığında,onun çok dikkatli bir biçimde genç ulusal hareketi önerileriyle desteklemiş olduğu görülebilir. Önemli olan 7 Kasım 1918'de de görevden çıkarılışından sonra ona askeri bir ünvan verilmiş olmasıdır.
Tarih 30 Nisan 1919 Mustafa Kemal Paşa 9. Ordu birlikleri müfettişliğine atanıyor.
Bu konuda Sultan'ın iradesi şöyle idi; "Fesedilen Yıldırım Orduları başkumandanı Mustafa Kemal Paşa, 9. Ordu birlikleri müfettişliğine atanmıştır".
Aynı günlerde Harbiye Nazırı Osman Şakir Paşa Sadrazam Damat Ferit Paşa'ya şunları yazar:
"Fesedilmiş olan Yıldırım Orduları komutanı Tümgeneral Mustafa Kemal Paşa, 9. Ordu Müfettişliğine atanmış bulunmaktadır... Emrindeki 3. ve 15. Kolordu bölgelerindeki Samsun Sancağının ve Erzurum,Trabzon, Van, Sivas vilayetlerinin sivil memurlarına Mustafa Kemal Paşa vasıtasıyla tebligatların dağıtımı hakkında bir tamim
gönderilecek". Mustafa Kemal'in bizzat kendisine Harbiye Nazırı aşağıdaki talimatı verecektir.
"9. Ordu birliklerinin müfettişliği zatıalinize padişahın iradesiyle tevcih edilmiştir. Göreviniz yalnız askeri değil, müfettişlik bölgenizde aynı zamanda idaridir".
Mustafa Kemal Ekim 1927'deki nutkunda atamasını şöyle anlatıyor:
"Anadolu'da başlıca iki ordu müfettişliği oluşmuştu. II. Ordu Müfettişliğine Konya'daki merkezle birlikte: Konya'daki 41.Tümenle Konya'daki 12. Kolordu, Afyon Karahisar'daki 23. Tümen ve daha önce izmir'de esir alınan 17. Kolorduya bağlı Denizli'deki 57.Tümen ve Ankara'daki 24. Tümen ile birlikte Ankara'daki 20. Kolordu ve Niğde'deki 11. Tümen, istanbul'daki 1. Kolorduyu izmit'teki 1. Tümen ile birlikte istanbul'daki 25. Kolordu, istanbul'daki 10. Kafkas Tümeni Balıkesir'deki 61. Tümen ile birlikte Bandırma'daki 14. Kolordu ve Bursa'daki 56. Tümen ile Mardin'deki 5.Tümen ve Siirt'teki 2. Tümen ile birlikte Diyarbakır'daki 13. Kolordu bağlı idi. Karargahımla Samsun'a çıktığımda III. Ordu Müfettişiydim. Kumandamda doğrudan iki kolordu bulunuyordu: Benimle birlikte gelen Albay Refet Bey'e bağlı Sivas merkezdeki III.(Amasya'daki 5. Kafkasya Tümeninden ve Samsun'daki 15. Tümen'den oluşuyor) ve Erzurum'daki Kâzım Karabekir Paşa'ya bağlı XV.Kolordu (Erzurum'daki 9. Tümen, Trabzon'daki 3. Tümen, Hasankale'nin Kolordu (Erzurum'daki 9. Tümen, Trabzon'daki 3. Tümen, Hasankale'nin doğusunda huduttaki 12. Tümen ve Beyazıt'taki 11. Kafkasya tümeninden oluşuyor) idi. Doğrudan emrim altındaki bu iki kolordunun dışında müfettişlik bölgemin yakınındaki birlikler de emirim altında idi. Yetkime dayanarak, Ankara'daki XX. Kolordu ve müfettişlik bölgesine dahil olan Diyarbakır'daki kolordu ve hemen hemen bütün Anadolu'daki sivil idarelerle haberleşebilir ve bağlantı kurabilirdim.
istanbul'dan uzaklaştırmak amacıyla beni Anadolu'ya gönderenler tarafından nasıl olup da bu kadar yetkiyle donatıldığıma belki de şaşıyorsunuz. Hemen belirtmeliyim ki, bana bu yetkileri verirken,ne yaptıklarını bilmiyorlar ve kavrayamamışlardı. Her halükarda beni istanbul'dan uzaklaştırmak isteklerinde, benim Samsun ve çevresindeki huzursuzluğu takip etmem ve silahlanmaya tedbir için Samsun'a gitmem bahanesi vardı. Bu görevden ayrılmanın bir makamın işgalinden ve selahiyetten vazgeçme demek olduğunu iddia ediyorum.Bu konuda hiç kimse zarar görmedi. Bir dereceye kadar amacımı sezen o zamanki Büyük Erkân-ı Harbiyedeki kişilerle bu konu üzerinde konuşmuştum. Onlar müfettişlik işini bulmuşlar ve ben selahiyet için talimatnameyi bizzat yazdırtmıştım. Harbiye Nazırı Şakir Paşa bu talimatnameyi okuduğunda hemen imzalamakta tereddüt etmiş ve mührünü hemen hemen belli olmayacak biçimde basmıştı."
Mustafa Kemal nutkun da atamasını gayet resmi bir şekilde bu şekilde anlatıyor. Bu açıklamayı general Kazım inanç 17 Mayıs 1933'te yayınladığı bir mektubuyla tamamlıyor:
"Önceleri ben Gazi'nin Şişli'deki evinin çok yakınında bulunan Sürenyan evinde oturuyordum. Bu gün gerçekleştiğini gördüğümüz o zamanki düşüncelerini bana anlatı yordu ve ben dc onu sık sık ziyaret ediyor, durum hakkında malumat veriyor ve emirlerini yerine getiriyordum. Onu Anadolu'ya her hangi bir selahiyetle görevli olarak göndermek için bir yol bulmamı bana emretti. Hatta bir gün gülerek bana "Ne o başaramayacak mı
Kazım İnanç devam ediyor:
Ülkedeki görünüşün hergün değişmesini sağlayan olayların nedeni olarak, Yunanlılara karşı koyan Karadeniz sahillerindeki halkın huzursuzluğu gösteriliyordu. Bunu bahane bilerek Harbiye Nazırına doğu bölgelerinde bir müfettişlik kurulmasını teklif ettim. Nazır teklifi kabul eder etmez bunu hemen Gazi'ye de ulaştırdım. Büyük Erkân-ı Harbiye kumandanlığında bir değişiklik olduğu için vekil şef olarak bu görevi bizzat ben üstlendim. Gazi pek sevinmiş olarak bana "iyi! Fakat daha devamı var. Eline kalem ve kâğıt al!" dedi.Birkaç not almıştım ki "Bu ilkelerle bir direktif hazırla, yarın büroya gelip okuyacağım, sonra onu nazıra imzalatacaksın" diye emretti. Ertesi gün tasarıyı okudu ve birkaç ilave yaptı. "Bu tarz bir selahiyet biraz fazla değil mi Paşa'm? Korkarım ki, nazır bunu kabul etmeyecek" dediğimde, O kendine özgü tarzıyla karşılık verdi: "Hayır! Eğer imzalamazsa sen mühürlersin".
Burada sözü geçen Mustafa Kemal'in karargahı şu kişilerden oluşuyordu:
Albay Refet, Üçüncü Ordu Kumandanı
Manastır'dan Albay Kazım, ordugah müfettişliğinin şefi(General Dirik, ölümü 2.7.1941)
Yarbay Mehmet Arif, Başkan Vekili (idamı, 8. 1926,Büyükelçisi 1939-1942).
Binbaşı Hüsrev, I. Müfreze (kıta) Şefi, (Gerede, Berlin Büyükelçisi 1939-1942).
Binbaşı Kemal, Topçu Kumandanı
Albay ibrahim Tali, Sağlık Müdürü (Dr. Öngören Diyarbakır Milletvekili).
Binbaşı Dr. Refik, Sağlık Müdür Vekili (Saydam, Ölümü,8.7.1942).
Yüzbaşı Cevad Abbas, 1. Yaver (Gürer, Hava Kuvvetleri Birliğinin kurucusu).
Başer Mümtaz ve ismail Hakkı, kurmay subaylar.
Yüzbaşı Mustafa , Umumi Karargah Kumandam.
Üsteğmen Hayati, ordugah kumandanının yaveri 
Üsteğmen Abdullah, Malzeme Subayı.
Üsteğmen Hikmet, Refet Bey'in yaveri.
Teğmen Muzaffer, Mustafa Kemal'in yaveri 
Sektreterler Faik ve Memduh, şifre katipleri, sonra Amasya'da katıldılar
Hüseyin Rauf, eski Bahriye Nazırı.
ibrahim Süreyya, bugün Kocaeli Milletvekili (Yiğit).
Yüzbaşı Osman Nuri.
Teğmen Recep Zühdü, Hakimiyet-i Milliye Gazetesinin editörü
Teğmen Afganistanlı Abdurrahman.
Hüseyin R.Özgenel(Atatürk Araştırmalar Arşivleri)

Yorumlar

Popüler Yayınlar